Перевод: со всех языков на немецкий

с немецкого на все языки

büyük gelmek

См. также в других словарях:

  • büyük abdest — is. Dışkı, kaka, hacet Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller büyük abdesti gelmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • büyük abdesti gelmek — göden bağırsağını boşaltma gereği duymak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dünya başına dar olmak (veya gelmek) — çok sıkılmak, büyük bir çaresizlik içinde kalmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sırtı yere gelmek — yenilmek, alt olmak Anladım ki hayat savaşının birinci büyük dönümünde Ayşe nin sırtı yere gelmişti. H. E. Adıvar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • aşka gelmek — tkz. bir şeyi yapmak için büyük bir istek duymak, coşmak, coşkunluk göstermek Meltemler tanrısı aşka gelip bu yeni varlığı yelpazelemeye koyuldu. Halikarnas Balıkçısı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ölümle burun buruna gelmek — ölümle sonuçlanabilecek çok büyük bir tehlike ile karşılaşmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hakkından gelmek — 1) zor bir işi başarı ile sona erdirmek Büyük kızı kocaya kaçtığı zaman küçükleri on iki dönüm tarlanın hakkından gelecek kadar yetişkindiler. N. Cumalı 2) yenmek, öç almak veya cezasını vermek Anlaşılan Cemal Paşa nın bu işe yarar bir adamı yok …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • canı ağzına (veya boğazına) gelmek — 1) büyük bir tehlike karşısında ölecekmiş gibi bir korkuya kapılmak Bunlardan biri elimden kayarak ayağım üstüne şiddetle düşüverdi, az kalsın canım ağzıma gelecekti. Y. K. Karaosmanoğlu 2) aşırı duygulanmak, çok heyecanlanmak Bitip tükenmek… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • içinde kaybolmak — 1) göze çarpmamak Fakat götürdükleri eşya da kendileri de koca köşkün içinde kayboldular. R. N. Güntekin 2) giysi çok büyük gelmek 3) beklenen sonuca ulaşamamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Türkische Sprache — Türkisch (Türkçe) Gesprochen in Türkei, Zypern, Bulgarien, Griechenland, Mazedonien, Rumänien, Kosovo, außerdem unter türkischen Migranten in Westeuropa, Nordamerika und Australien Sprecher Geschätzte 6 …   Deutsch Wikipedia

  • inmek — den, er 1) Yüksekten veya yukarıdan aşağıya doğru gelmek, çıkmak karşıtı 2) Bir taşıt veya binek hayvanından yere basmak Tramvayın ön tarafından hızla inerken, arkasından bir sesin bağırdığını gördü. P. Safa 3) Dağ, tepe vb. yüksek bir yerden… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»